Sevgin Fedâkârlığın Kadardır

Cenâb-ı Hak buyuruyor:

"Şüphesiz Allah, mü’minlerden canlarını ve mallarını, kendilerine vereceği cennet karşılığında satın almıştır. Artık, onlar Allah yolunda savaşırlar, öldürürler ve ölürler. Allah bunu Tevrat’ta, İncil’de ve Kur’an’da kesin olarak va’detmiştir. Kimdir sözünü Allah’tan daha iyi yerine getiren? O halde, yapmış olduğunuz bu alışverişten dolayı sevinin. İşte asıl bu büyük başarıdır.” (Tevbe, 111)

Rasûlullah (sav) buyuruyor:

"Şehidliği gönülden arzu eden bir kimse, şehid olmasa bile sevabına nail olur." (Müslim, İmare 156)

Vatan Sevgisi İmandandır

Sevginin en tabiî neticesi fedâkârlıktır. Seven, sevdiğine karşı, sevgisi ölçüsünde fedâkârlık yapmayı zevk ve vazîfe olarak telâkkî eder. Bu, âşığın mâşûkuna can vermesine kadar dayanır. Can ve malın Allâh yolunda, vatan ve millet uğrunda fedâ edilebilmesi de, kulun Rabb'ine karşı muhabbetinin en güzel bir tezâhürüdür. Bunun içindir ki Allâh Rasûlü (sav): "Vatan sevgisi îmândandır..." buyurmuşlardır.

Bir şeyin ne kadar sevildiği ise, gerektiğinde onun için yapılabilen fedâkârlık ve göze alınabilen risk ile ölçülür. (Osman Nûri Topbaş, Altınoluk Dergisi, 2001 Mart)


Her Güne Bir Esma-ül Hüsna

el-Vâsi’: İhsanı, ilmi, kudreti ve rahmeti ile kuşatan.

Kısa Günün Kârı

Şehitlerimiz için bir Fatiha oku!

Lügatçe

telâkkî: Alma, kabul etme.
mâşûk: Sevilen, sevilmiş