30 Mart 2010 Salı

HAK, HAKLAR – 2

Bazan genel anlamda şu şekilde tarif edildiği görülür: "Şerîatın yetki veya yükümlülük olarak tesbit ettiği şahsa ait haklardır. Bu tarif, hakkın dînî, medenî, te'dib, genel, mâli olan veya olmayan bütün çeşitlerini kapsamına alır. Namaz, oruç gibi Allah'ın kul üzerindeki hakları dînî; mülk edinme gibi haklar medenî; babanın çocuğunu, kocanın karısını terbiye etmesi gibi haklar te'dip; Devlet başkanının tebeayı yönetmesi gibi haklar amme; eşin-küçük çocukların ve yoksul hısımların nafakası gibi haklar mâlî; şahıs üzerinde velâyet gibi haklarda mâlî yönü bulunmayan hak niteliğindedir (Vehbe ez-Zühaylî, el-Fıkhu'l-İslâmî ve Edilletühu, Dımaşk 1985-IV, 9).

Bu tarife göre hakkın özü şahsa bağlıdır. Satıcının satış bedeli üzerindeki hakkı gibi. Eğer hak, belirli bir şahsa bağlı değilse "genel mübahlık" tan söz edilir. Avlanmak, herkese açık ormandan odun toplamak, umûmî yollardan yararlanmak gibi. Bunlar, özel bir hak olmaktan çok, herkese tanınan genel ruhsatlar türündendir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder