1 Temmuz 2010 Perşembe

Dermansız Yara

Cenâb-ı Hak buyuruyor:

“İnsan hiçbir söz söylemez ki, yanında gözetleyen yazmaya hazır bir melek bulunmasın.” (Kâf, 18)

Rasûlullah (sav) buyuruyor:

"Allah'a ve ahiret gününe inanan kimse ya hayır konuşsun ya da sussun." (Buhârî, Edeb 31, 85)

Dil Hayra da Anahtardır Şerre de

Günümüzde insanî münâsebetlerde yaşanan pek çok sıkıntı, lisânın yanlış kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Zîrâ dil, hayrın anahtarı olabileceği gibi, doğru kullanılmadığında şerre de anahtar olabilir. Bunun için dilimizin kalplere batan bir diken olmamasına çok dikkat etmemiz îcâb eder. Nitekim ecdâdımız; “Kılıç yarası onulur, dil yarası onulmaz.” demişlerdir.

Dolayısıyla konuşmadan önce düşünmek, sözün varacağı noktayı iyi hesab etmek gerekir. Konuşmak, eline bir taş alıp atmak gibidir. O taşın nereye düşeceğine dikkat etmelidir. (Osman Nuri Topbaş, Altınoluk Dergisi, 2008,Aralık)

Her Güne Bir Esma-ül Hüsna

er-Rakîb: Gözeten, kontrol eden.

Kısa Günün Kârı

Ya hayır konuş, ya da sus.

Lügatçe

lisân: 1. Dil. 2. Konuşulan dil.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder