27 Şubat 2010 Cumartesi

FAKÎH – 3




Abbâsilerin (750-1258 M.), ilk 200 yıllık devresi, fıkhın tedvin edildiği, geliştiği ve büyük İmam ve müctehidlerin yetiştiği devredir. Bu dönemde bazı fakihler görüşlerini tedvin etmiş ve onların görüş ve ictihadları başkalarınca taklid edilmeye başlanmıştır. Bunlar şu fakihlerdir: Mekke'de, Süfyân b. Uyeyne (ö.198/813); Medine'de, Mâlik b. Enes (ö.179/795); Basra'da, el-Hasenü'l-Basri (ö.110/728); Kûfe'de, Ebû Hanife (ö.150/767) ve Süfyan es-Sevri (ö.161/778); Şam'da, el-Evzâi (ö.176/792); Mısır'da, es-Şafii (ö.204/819) ve el-Leys b. Sa'd (ö.175/791); Nişabur'da,
İshâk b. Râhûye (ö.238/852); Bağdat'ta, Ahmed b. Hanbel (ö.241/855), Dâvud ez-Zahiri (ö.270/883) ve ibn Cefir et Taberî (ö . 3 10/922) . Bunların herbirinin farklı ictihad sistem ve metodları ve bunlarla varılmış reyleri vardır. Bunların çoğu tabileri kalmadığı, İslâm hukukunu bir bütünlük içinde, bir hukuk sistemi olarak ortaya koyamadıkları veya Zâhirilerde olduğu gibi kıyası redd ettikleri ve diğer mezheplere karşı şiddetli davrandıkları için tarihe karıştılar.
Ancak İmam Ebû Hanife, İmam Şâfîi, İmam Mâlik ve İmam Ahmed b. Hanbel'e nisbet edilen mezhepler varlığını sürdürdü ve büyük halk kitlelerinin kabulüne mazhar oldu. Diğer yandan bazı Şia kollarıyla, mutedil Hâriâ mezhepleri de varlığını sürdürdüler. Bahsi geçen bu mezheplerin büyük. fakihlerinden bazıları şunlardır:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder