Cenâb-ı Hak buyuruyor: “…Hoşunuza gitmeyen bir şey sizin için hayırlı olabilir. Yine sevdiğiniz bir şey de hakkınızda şer olabilir. Allâh bilir, siz bilemezsiniz.” (Bakara, 216) |
Rasûlullah (sav) buyurdular: “Mü’minin durumu gerçekten gıpta edilmeye ve hayranlığa değer. Çünkü her hâli kendisi için bir hayır vesîlesidir. Böylesi bir haslet sâdece mü’minde vardır: Mü’min, sevinecek olsa, şükreder; bu onun için hayır olur. Başına bir belâ gelecek olsa, sabreder; bu da onun için hayır olur.” (Müslim, Zühd, 64) |
Bir fakir, hâlinden şikâyet etmeyip, Allâh’ın takdîrine rızâ gösterirse, bu onun için belki ebediyet zenginliğine vesîle olacaktır. Hâlbuki o fakir, bu dünyada zengin olsa, ihtimal ki sâhip olduğu imkânlar benliğini tahrîk edip nefsinde bir kudret vehmi doğuracak ve yine belki gaflet içinde sefahat ve rehâvete dalarak ebedî saâdeti hebâ edecektir. Tabiî ki bunun zıddı da mümkündür. Velhâsıl mü’min, içinde bulunduğu her hâli güzel görüp ilâhî takdir ve tanzîme râzı olarak, onu ebediyet kazancına bir fırsat bilmeli; sabır, şükür ve teslîmiyet üzere yaşamaya gayret etmelidir. (Osman Nûri Topbaş, Son Nefes, Erkam Yay.) |
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri) el-Azîz: Dengi ve benzeri bulunmayacak derecede değerli ve şerefli olan, güçlü ve yenilmez olan, daima galip gelen, mağlup edilmesi mümkün olmayan demektir. |
Kısa Günün Kârı Her bela da isyan etmek yerine hayrını düşünelim! |
Lügatçe gıpta: İmrenme, imrenti. rehâvet: Gevşeklik, tembellik, uyuşukluk. hebâ: Hiçbir işe yaramadan yok olma, boşa gitme. |
Hadimi Hazretleri'nin Cenazesi'nin Yıkanması ve Tekfin İşlemleri
-
Devrinde, Anadolu'nun ilim, irfan ve marifet hayatında hemen hepsi de birer
yıldız gibi parlayan birçok talebelere icâzetnâme vererek, memleket ve
millet...
9 saat önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder