| Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Onlar orada: Rabbimiz! Bizi çıkar, (önce) yaptığımızın yerine iyi işler yapalım! diye feryad ederler. Size düşünecek kimsenin düşünebileceği kadar bir ömür vermedik mi? Size uyarıcı da gelmedi mi? (Niçin inanmadınız?) Şimdi tadın (azabı)! Zalimlerin yardımcısı yoktur.” (Fâtır, 37) |
| Rasûlullah (sav) buyurdular: “Beş şey gelmeden önce beş şeyi ganîmet bil: İhtiyarlığından önce gençliğini, hastalanmadan önce sıhhatini, fakirliğinden önce zenginliğini, meşgul zamanlarından önce boş vakitlerini ve ölümünden önce hayâtını!” (Hâkim, el-Müstedrek, IV, 341; Buhârî, Rikak, 3; Tirmizî, Zühd, 25) |
| Rasûlullâh (sav) bir gün: “Ölüp de pişmanlık duymayacak hiçbir kimse yoktur.” buyurmuşlardı. Ashâb-ı kirâm: “–Onun pişmanlığı nedir yâ Rasûlallâh?” diye sordular. Efendimiz: “–Muhsin bir kişi ise, bu hâlini daha fazla artırmamış olduğuna; kötülük eden bir kişi ise o kötülükten vazgeçmemiş olduğuna pişman olacaktır.” buyurdular. (Tirmizî, Zühd, 59) |
| Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri) el-Bâsıt: Açan, genişleten, bollaştıran, zaman zaman kulunu imtihan etmek, ya da bir sıkıntıdan kurtarmak, rahmet etmek için hazinelerinin kapılarını açan, kulunu darlıktan çıkarıp, huzura erdiren, kulunun yaptığına, bire bir değil, fazlasıyla, artırarak, karşılık veren demektir. |
| Kısa Günün Kârı Hayatımızı isrâf etmeyelim. Rabbimizin istediği gibi bir kul olalım. |
| Lügatçe isrâf: Gereksiz yere, zaman, emek harcama, savurganlık, tutumsuzluk. feryad: Bağırıp çağırma, yüksek sesle medet istemek. ganîmet: Ele geçen nimet. muhsin: İyilik eden, ihsan eden. |
Çarpık Çağ
-
Doğru mu, yanlış mı karar sizlerin
Biz aklın durduğu çağda yaşadık
'Ben dinsizim! ' diyen beyinsizlerin
Din dersi verdiği çağda yaşadık.
Çabuk pişsin di...
7 saat önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder