Çocuk emzirmekte olan kadının, iddet beklemesi halinde âdet görmedikçe iddeti bitmiş olmaz. Böyle olan kadın ilaç alır ve âdet günlerinde bir sarılık görülse bu âdet kanıdır, onunla iddeti sona ermiş olabilir.
Bekâr kızın sadece âdet gördüğü günlerde, bekârlığı bozulmuş olan kadının ise her zaman fercinin ağzına pamuk koyması (tampon uygulaması) güzel bir davranış (müstehap)'tır. (Yalnız pamuğu iç ferce kadar sokmak dinen de, tıbben de sakıncalıdır).
Bekârlığı bozulanın âdet günlerinde kullanması sünnet, temiz günleride kullanması ise müstehaptır diyenler de vardır. Çünkü o, bakire kadar kendisinden emin değildir. Böyle davranmakla özellikle namaz için ihtiyatlı davranmış olur.
Ancak hem bâkire, hem de bekârlığı bozulan, pamuk koymadan namaz kılsalar da caizdir (olur).
Pamuk veya bez kullanan kadının, kullandığı pamuğu veya bezi güzel kokularla kokulandırmak suretiyle kandan doğacak kötü kokuları gidermesi sünnettir.
Bundan; âdetli günlerinde vücudunun salgıladığı ağır kokulu maddeleri gidermek için sık sık yıkanmasından ve mahremi olmayanların duyamayacağı şekilde güzel kokular sürünmesinin de müstehap (dince hoş) olduğu anlaşılır.
Kullandığı pamuk ya da bezin tamamını iç ferce koyması mekruhtur, çünkü bu eliyle tatmine benzer.
Hünsa'dan (erdisi, erselik) kan gelmesi halinde bakılır. Eğer meni (ersuyu) da geliyorsa meniye itibar edilir ve erkek olduğuna karar verilir. Çünkü meni başka şeylerle karışmaz.
Hayız gören dokuz çeşit canlı vardır: Deve, sırtlan, tavşan, zehirli keler, yarasa, köpek, gelincik ve yılanın dişileri. Ancak hayız (âdet) deyince, çeşitli hükümleri olan âdet akla gelir. O da sadece kadının gördüğü hayızdır... Diğerlerindeki hayız ise akmak anlamında hayızdır. Çünkü "hayız" kelimesinin kök anlamı akmaktır.
Özet Olarak Âdet ve Hükmü
Âdetle ilgili olarak buraya kadar söylediklerimizi, konunun genişçe açıklanması ve çok önemli meselelerde başvurulup, problem çözer gibi düşünülmesi gereken sunuşudur. Konuyu genel çizgileriyle kavrayabilmek ve problemli meseleler olmadıkça kolayca uygulayabilmek için, ayrı bir özetini vermek yararlı olur. Bu özetle hastalık kanının ve lohusalığın da belli başlı meseleleri anlaşılmış olacaktır
1. Âdet kanı sağlığın belirtisidir.
2. Âdetin başlamayaşı dokuz, bitiş yaşı genellikle ellibeştir. Buna göre dokuz yaşın altındakilerden gelen kan asla âdet kanı değildir, ellibeş yaşın üstündekilerden gelen kan sadece koyu ve siyah ise âdet kanıdır, diğer renklerde ise yine âdet kanı değildir.
3. Onbeş yaşına gelen kadın, âdet görmese de ergin sayılır.
4. Âdet kanının rengi çok çeşitli olabilir. Âdeti göstermede en belirgini siyaha çalan kırmızı, en zayıfi da toprak rengidir.
5. Âdetin en azı üç, en çoğu on gün sürer. Bundan az ya da çok gelen kan hastalık kanıdır.
6. Kireç beyazı ya da saf beyaz akıntı temizliğin göstergesidir.
7. Temizliğin en azı onbeş gündür, en çoğunun sınırı yoktur.
8. Iki ay üstüste aynı sayıda kan görmekle düzgün âdet oluşur ve arada bir ay fazla ya da eksik gelse yine düzgün âdetine itibar eder. Eksiklik ya da fazlalık hesaba katılmaz.
9. Âdet günleri içerisinde kanın akmadığı süreler de yine âdetli sayılır.
10.Âdetli kadın namazını ve orucunu terkeder, terkettiği orucu sonradan kaza eder, namazı ise kaza etmez.
11.Âdetli kadın, Kur'ân okuyamaz, camiye giremez, Kâbe'yi tavaf edemez, cima yapamaz.
12.Âdeti on günden az sürede sona eren kadın yıkanmadan ya da aradan bir namaz vakti geçmeden cima edemez. On günde sona eren ise yıkanmadan da cima edebilir.
13.Âdetli ve lohusa, göbeği ile diz kapağı arasına çıplak olarak dokundurmadıktan sonra kocasıyla her türlü cinsel oynaşma yapabilir. Normal insandır. Onunla yenilir içilir, yatılır. Tükrügü ve artığı pis değildir.
14.Bir hastalık sonucu sürekli kan gören kadın, âdetli ve temiz günlerini, sağlıklı zamanına göre ayarlar. Âdeti ayın kaçında başlıyor ve kaç gün sürüyorsa her kameri ayın o gününü ve o süreyi âdetli, geri kalanını temiz kabul eder, ibâdet ve ilişkilerini ona göre ayarlar.
15.Sürekli kan gören kadın, âdetini kesin bilmiyorsa, kesine yakın bilgisine göre davranır. Hiç bilmiyorsa ihtiyatli olana göre hareket eder. Ve her ay altı gün âdetli,kalan günleri ise temiz sayar.
16.Âdetli kadın temizliğine dikkat etmeli ve ağır kokuları, güzel kokularla gidermelidir. Bu müstehaptır.
Mecmeu'l Bahreyn Abidesi - Hz.Mevlânâ ile Şems-i Tebrîzî'nin Buluştuğu Yer,
Karatay, Konya
-
*Mecmeu'l Bahreyn Abidesi - Hz.Mevlânâ ile Şems-i Tebrîzî'nin Buluştuğu Yer*
Hz.Mevlânâ ile Şems-i Tebrîzî'nin buluştuğu yer, yani Mecmau'l Bahreyn
Abide...
18 saat önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder