Konunun iki yönü vardır.
a) Kocanın hukuku ve izni ile ilgili yönü. Buna göre kadın, kocanın izin edeceğini bildiği komşusuna ondan izin almadan da gidebilir. Hattâ izin edip etmeyeceğini bilmediği komşusuna da gidebilir. Mübah olan bir şey yasak sözkonusu oluncaya kadar mübah olmaya devam eder. Komşularına, akrabasına gitmek, kadın için de erkek için de mübahtır; bu yüzden bunun için izin almaya bile gerek yoktur.
b) Allah'ın hukuku ile ilgili yönü: Buna göre de bir kadın, kocanın izni olsa dahî, Allah'ın hukukunun gözetilmediği ve gittiği takdirde de gözetilmesine bir katkısının olmayacağı komşuya gidemez.Bu konuda zâten kadınla erkek arasında bir fark da yoktur. Kısaca: Komşu ya gayrı müslimdir, ama saygısız değildir. Faydalı olacağı düşünüldüğü sürece ona gidilir. Ya müslümandır ve Islâmi ölçülere riâyetkârdır. Ona gitmek zâten bir görevdir. Ya müslümandır, cahildir. Islâmî ölçülere riâyet etmez ama, anlatıldığında dinler. Ona anlatılabilecekse gidilmelidir. Ya müslümandır; Islâmî ölçülere riâyetsizdir ve mukaddesatla istihza eder, dinlemez. Ona gitmekte bir fayda yoktur, yerine göre zarar olabilir. Bütün bunlar biraz da gidenin durumu ile ilgilidir. Kültürüne, ağırlığına ve etkinligine güvenen, Islâmı ve onun şiarı olan örtüyü onurluca savunabilecek bir bayan, erkeklerle beraber oturulmayan,her komşusuna aslında gidebilir. Bu biraz da onun Islâmi temsil gücüne bağlıdır.
Mecmeu'l Bahreyn Abidesi - Hz.Mevlânâ ile Şems-i Tebrîzî'nin Buluştuğu Yer,
Karatay, Konya
-
*Mecmeu'l Bahreyn Abidesi - Hz.Mevlânâ ile Şems-i Tebrîzî'nin Buluştuğu Yer*
Hz.Mevlânâ ile Şems-i Tebrîzî'nin buluştuğu yer, yani Mecmau'l Bahreyn
Abide...
12 saat önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder