31 Aralık 2011 Cumartesi

Gayri Müslimlere Benzemek

Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Dinlerine uymadıkça yahudiler de hıristiyanlar da asla senden razı olmayacaklardır. De ki: Doğru yol, ancak Allah'ın yoludur. Sana gelen ilimden sonra onların arzularına uyacak olursan, andolsun ki, Allah'tan sana ne bir dost ne de bir yardımcı vardır.” (Bakara, 120)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
"Kim bir kavme (topluluğa) benzemeye çalışırsa o, onlardandır." (Ebu Davud, libas 4)
Gayr-ı müslimlere benzemek ve onlarca kutsal sayılan gün ve vakitlerde onlar gibi hareket etmek dinimizce bid'at kabul edilir. Nitekim cahil müslümanlardan birçoğu hıristiyanların en büyük bayramı olan Paskalya'da ve Noel (yılbaşı)de ateş yakmak, kadayıf ve mum gibi şeyler hazırlamak suretiyle hıristiyanlara katılır, yaptıklarını yapmaya özenirler.
Amr b. Şuaybin babasından, onun da dedesinden yaptığı rivayete göre Rasulullah (sav) efendimiz.
"Bizden başkasına benzemeye çalışan, bizden değildir" (Tirmizi, istizan 7) buyururlar.
Dolayısıyla yahudi ve hıristiyanlar bizden olmadıklarına göre onlara benzemeye özenmemeliyiz.
Ebu Hureyre'nin naklettiği bir hadiste Peygamber (sav) şu şekilde buyurur:
"Yahudi ve Hıristiyanlara benzemeye özenmeyiniz." (Tirmizi, istizan 7, edep 41)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Hafîz: Koruyup gözeten, kendisinden hiçbir şey gizli kalmayan, kullarının yaptığı işleri bütün tafsilatıyla bilen; kullarının niyetlerini ve gönüllerinden geçenleri bilen, kendisine gâip ve gizli olan hiçbir şey bulunmayan, hadisâtı eksiksiz kaydedip hesaba çekmek üzere muhafaza eden, has kullarını helâk ve şer yerlerinden muhafaza eden, kudretiyle, her şeyi dengede tutan demektir.
Kısa Günün Kârı
Müslümanların dinde olmayan bir şeyi ortaya çıkarmaları mutlak bir çirkinlik olarak değerlendirilir. Allah ve Rasûlünün emretmediği bilakis küffarın kafalarından uydurduğu konularda onlarla beraber olunmamalıdır.
Lügatçe
gayr-i müslim: Müslüman olmayan.

19 Aralık 2011 Pazartesi

Meleklerin Girmediği Evler

Cenâb-ı Hak buyuruyor:
“…Şunu iyi bilin ki, Allah tevbe edenleri de sever, temizlenenleri de sever.” (Bakara, 222)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
“İçinde köpek ve sûret bulunan eve melekler girmez.” (Buhâri, Libâs, 88, Bedü’l-halk 7; Müslim, Libas 83,87)
Âişe (ranhâ) şöyle dedi:
Cebrâil (as), Rasûlullah (sav)’e belli bir saatte geleceğini vaat etmişti. Vakit gelmiş ama Cebrâil gelmemişti. Rasûlullah elinde bulunan sopayı yere attı ve “Allah da Rasûlleri de va’dinden caymaz!” dedi. Sonra etrafa bakınmaya başladı. Bir de ne görsün, sedirin altında bir köpek eniği. Bunun üzerine:
“-Ey Âişe! Bu enik buraya ne zaman girdi?” diye seslendi. Ben:
“-Allah’a yemin ederim ki, bilmiyorum,” dedim.
Emir verdi, köpek yavrusu evden çıkarıldı. Cebrâil (as) da hemen geldi. Rasûlullah (sav):
“-Bana söz verdin, ben de bekledim, ama gelmedin,” dedi. Cebrâil:
“-Gelmemi, evindeki köpek engelledi. Biz melekler içinde köpek ve sûret bulunan eve girmeyiz” cevabını verdi. (Müslim, Libâs 81. 82. Buhârî, Bedü’l-halk 7, Libâs 94. İbni Mâce, Libas 44)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
er-Râfi’: Yükselten, dilediğine şeref bahşeden, yücelten, dereceler bahşederek istediği kulunu, diğer kullarından üstün kılan demektir.
Kısa Günün Kârı
İçinde köpek bulunan eve meleklerin girmemesinin sebebi, köpeğin kendisinin necis olmasıdır. Kedi evcil bir hayvandır. Onun evde bulunmasında sakınca yoktur. Fakat av, çoban ve bağ bahçe beklemekle görevli bekçi köpeklerin evin dışında bulundurulabilir.
Lügatçe
sûret: Şekil demektir. Heykel ve büst gibi hacimli, resim ve tablo gibi hacimsiz olanların hepsine tek kelime ile sûret (şekil) denir.
enik:
Köpek yavrusu.